İCRA VE İFLAS HUKUKU

İcra ve iflas hukuku, kamu hukuku dallarında yer alan ve borçlu ile alacaklı arasındaki uyuşmazlığı düzenleyen bir hukuk dalıdır. Bu hukuk dalı; alacaklı ve borçlu kişiler ile borç tahsili üzerine yaptırımlarda bulunur. 

Hukuki kapsam bakımından değerlendirildiğinde kişiler arasında borç ilişkisinin doğması ve borcun yerine getirilmesini sağlamak için zorla yerine getirme işlemlerine başvurulması adına kamu gücünden yararlanılmasını sağlayan bu hukuk dalı tüm sürecin düzenlenmesini belirleyen çerçevedir.

İcra İflas Hukukunda Borçlu ile Alacaklı Uyuşmazlıkları

İcra ve İflas Hukuku, Medeni yargılama hukukunun tamamlayıcısı olarak ortaya çıkmıştır. Borcunu ödeyemeyen borçlunun borcu için, alacaklının talebi üzerine, devlet zoru ile taşınır veya taşınmaz varlıklarına el konularak karşılanmasını konu alan hukuk dalı olarak icra edilir. 

Bu durumda borçlunun borcunu nasıl yerine getireceği ve alacaklının da borcun nasıl yerine getirilmesini isteyeceğinin sınırları çizilir. 

Takip edilmesi gereken süreçleri ve sıkı sıkıya bağlı kuralları olan bu hukuk dalı için en önemli periyodu süreçlerin takip edilmesi oluşturur. İcra hukukunda süreler en önemli başlıkları oluşturmaktadır ve bu süreçlerin takibi için hem alacaklı hem de borçlunun yararı için icra ve iflas hukuku uzmanlarından yararlanması gerekmektedir. 

İcra ve İflas Kavramları

Bu kapsamda icra ve iflas hukuku kavramlarını da birbirinden ayırmak gerekir. İcra hukukunda borcun yerine getirilmesi için borçlunun mal varlıklarının belirli bir kısmına el konulma durumu söz konusu olurken, iflas hukukunda ise borçlunun borcuna karşılık tüm mal varlığına el konulma durumu söz konusu olabilir. Bu iki kavram arasındaki diğer önemli ayrım ise icra hukuku tüm kişiler için geçerliliğini korumakta iken, iflas hukuku sadece tacirler için uygulanmaktadır. 

Her iki durumda da konunun takip edilmesi ve tebliğ yolu ile bildirilmesi sürecin en önemli adımları olarak bilinmektedir. Uygulanacak işlemler ise borcun kaynağına göre değişim göstermektedir. Uygulamanın ilamlı/ilamsız icra ya da icra takibi olup olmadığı alacağın niceliğine göre değişim göstermektedir. Alacağı oluşturan kaynaklar arasında, mahkeme kararı, çek/poliçe/bono gibi belgeler bulunurken aynı zamanda bu belgeler dışındaki belgeler de değerlendirilir. Aynı zamanda belgenin olmadığı durumları da değerlendirmek de icra ve iflas hukuku bakımından son derece önemlidir. 

İcra Takibi

Süreçleri başlatan ve gerekli yaptırımların uygulanmaya alınmasını sağlamak adına icra hukukunda tebliğ son derece önemli bir adımdır. Tebliğ edilen borcun yerine getirilmesi için gerekli süre içerisinde tebliğe karşı çıkılması da alacaklının savlarının belirlenmesi için son derece önemli süreçleri ifade etmektedir. Bu anlamda icra takibi açısından açılan icraya itiraz da takip edilmesi gereken en önemli  unsurlar arasında yer alır. İcra takibi açısından son derece önemli olan icra hukukunda itiraz süreci, borçlunun borcunu kabul etmesine gelebilmektedir. Bu anlamda kişisel anlamda bu sürecin yürütülmesi çok dikkat isteyen ve konu üzerinde mahirlik beklenen bir alan olarak karşımıza çıkmaktadır.

İcra ve İflas Hukukunda Borç Tahsili

Borç tahsilinde geçerli olan iki temel yoldan biri olan icra, hukuki anlamda zorla yerine getirme anlamında gelmektedir. Borcunu ödemeyen ya da ödeyemeyen borçlu için borcun yerine getirilmesi için devlet gücünü kullanarak zorla yerine getirme anlamında gelen icra, borç tahsili için başvurulan ilk yollardan biri olarak karşımıza çıkar. 

Borç, icra yolu ile tahsil edilebileceği gibi aynı zamanda mevcut iflas yolu ile tahsil edilebilir. Her iki süreçte de borcun yerine getirilmesi adına borç takibinin başlatılması, mala el koyma, haciz işlemleri ve haczedilen malların paraya çevrilmesi gibi detaylı konular yer almaktadır. 

İcra İflas Hukuku Avukatları

Sağlıklı sonuçlar elde edilebilmesi için gerekli olan bilgi ve deneyim için icra ve iflas hukuku alanında uzmanlaşmış bir avukat yardımı ile hukuku destek sağlanmaktadır. İcra iflas hukuku bakımından şikayetlerin incelenmesi ve değerlendirilmesi alanında uzman deneyimli icra iflas avukatları tarafından yapılmalıdır. Aynı zamanda her aşama için beklenen sürelerin takip edilmesi ile sağlıklı bir sonuca ulaşmak beklenmektedir. 

İcra avukatının alacaklının talebi üzerine İcra ve İflas Müdürlüklerine başvurması ve borçlunun mal varlıklarının tespit edilmesi ile başlayan süreçte, icra müdürlüğü ile icra takibi başlatılır. Aynı şekilde icra hukukunda yer alan şikayetler ile icra takibine itiraz edilmesi ve varsa kötü niyetli davalara karşı müvekkilin korunması da yine icra avukatlarının takip ettiği işlemler arasında yer almaktadır. Haciz işlemlerinin başlatılmasından haczin tahsil edilmesine kadar hemen tüm süreçlerin takip edilmesi ile sürecin başarılı bir şekilde tamamlanması icra iflas avukatlarının yürüttüğü konular arasında yer almaktadır. 

2020 İcra İflas Kanunu Değişiklikleri

1932 tarihli 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu günümüze kadar birçok değişikliğe uğramış kanunlar arasında yer almaktadır. Son olarak 2020 yılında yürürlüğe giren ve bazı kanunların değişmesini sağlayan torba yasa ile icra ve iflas kanunu kapsamındaki süreler için geçici değişikliğe gidilmiştir. Pandemi döneminde olunması gerekçesiyle belirli bir süre ile icra takibi sürelerinin 30 Nisan 2020 tarihine kadar durdurulmasına karar verilen bu torba yasa ile yeni icra kanunu 2020 düzenlemesine gidilmiştir. Aktif bir sistemde ilerleyen bu alan için alacakların tahsili ve tebliğ süreleri gibi kavramların da gündeme uygun biçimde değiştiği gözlenmektedir. 

Bu ve buna benzer süreçlerin takip edilmesi icra ve iflas kanunu bakımından son derece önemlidir. Bu nedenle sürecin içerisinde olan ve tüm alanlara hakim olan avukatlarla çalışmak da davanın başarılı bir şekilde sonuçlanması için kayda değer bir fark yaratacaktır.